Kalın bağırsağın sonunda bulunan 20-25 cm’ lik rektumun dışında kalan tüm bölümler kolon olarak bilinmektedir. Kolonda meydana gelen kanserlerde kolon kanseri olarak adlandırılır.
Dünyada en sık görülen kanser türlerinden biri olan kolon kanserinin ülkemizde de görülme sıklığı oldukça fazladır. Ölüm oranı çok yüksek olan kolon kanseri, özellikle 50 yaş üstü bireylerde daha fazla görülmektedir. Tüm kalın bağırsağın kanserlerine ise kolorektal kanser adı verilir. Görülme oranı erkeklerde kadınlara kıyasla daha yüksektir. Erken evrede tespit edildiğinde tedavi edilebilmektedir.
Kolorektal kanserin net sebebi bilinmemekle birlikte, ileri yaş, bağırsak içinde poliplerin varlığı ve aile öyküsünde daha önce görülmüş olması gibi unsurların etkili olduğu görülmektedir.
Kolon kanserinin 50 yaş üzeri bireylerde daha fazla görüldüğüne değinmiştik. Bununla birlikte, ailede kolorektal kanser öyküsü bulunanların da hangi yaş da olurlarsa olsun düzenli kontrolleri yaptırmaları tavsiye edilmektedir.
Kolon (Kalın Bağırsak) Kanseri Nedir?
Halk arasında daha çok kalın bağırsak olarak bilinen kolon, ince bağırsaktan sonra gelen ve ortalama 1,5 metre uzunluğunda, sindirim sisteminin önemli bir parçası olan organdır.
Kolon kanseri çoğu zaman iyi huylu polip hücreler olarak görülmektedir. Kalın bağırsağın iç yüzeyinde büyüyen polip hücreler, kabızlık ve dışkıda kanama gibi semptomlar ile kolon kanserinin habercisi olabilir.
Kalın bağırsağın sonunda bulunan ve dışkının depolandığı kısım olan 15-20 cm’ lik bölüme rektum adı verilir. Rektum bölgesinde tespit edilen kansere ise rektum kanseri denilmektedir. Hem rektum hem de kalın bağırsakta görülen kanserlere ise ‘kolorektal kanserler’ denilmektedir.
Kolorektal kanserler, sağlık bakanlığı verilerine göre, ülkemizde görülen en yaygın kanser türlerindendir. Görülme oranı erkeklerde kadınlara göre bir miktar daha fazladır.
Kolorektal kanserler erken evrede teşhis konulursa büyük oranda tedavi edilebilmektedir. Kanser hücrelerinin sadece kolon içiyle sınırlı kaldığı durumlarda başarılı tedavi oranı yüksek olabilmektedir. Ancak kanserli hücrelerin kolon dışında, kolona yakın organlara, lenf bezlerine veya vücuttaki diğer organlara yayılım göstermesi durumunda tablo çok daha endişe verici olabilmektedir.
Ailesinde kolon kanseri öyküsü olan ve 50 yaş üstü kişilerde hastalığın görülme riski daha fazladır. Bununla birlikte; obezite, sağlıksız beslenme ve yaşam biçimine sahip olmak ve sigara, alkol gibi kötü alışkanların, hastalığa yakalanma riskini artıran faktörler arasında olduğu bilinmektedir.
Kolon kanserinde erken teşhis tedavi açısından hayati önem teşkil etmektedir. Bu sebeple, kişi belirtilen risk faktörlerini barındırıyorsa düzenli sağlık kontrollerini yaptırması gerekmektedir.
Kolon Kanseri Nedenleri Nelerdir?
Kolon kanserine neden olan faktörler arasında, ailede daha önce kolon kanseri öyküsü bulunması, aşırı yağlı, sağlıksız ve düzensiz beslenme biçimi, obezite, sigara ve alkol gibi kötü alışkanlıklara sahip olmak sayılabilir.
Kalın bağırsakta görülen ve genelde 1-2 cm büyüklüğünde olan poliplerinde kolon kanserine dönüşebildiği bilinmektedir. Kanserin büyük bir kısmı poliplerden gelişmektedir ancak her polipleşme kansere sebebiyet vermemekte nitekim poliplerin küçük bir kısmı kanser tablosuna yol açmaktadır.
Kadınlarda meme ve yumurtalık kanseri geçmişi olanlarda kolon kanseri açısından risk altında görülür. 50 yaş üzeri ve belirtilen riskleri barındıran kişilerin kolon kanseri açısından gerekli sağlık kontrollerini aksatmamaları tavsiye edilir.
Kolon Kanseri Riskini Artıran Faktörler Nelerdir?
Kolorektal kansere yakalanma ihtimalini artıran birçok risk faktörü bulunmaktadır. Bunlardan başlıcaları genel olarak şu şekilde sıralanabilir; genetik faktörler, ileri yaş, yaşam tarzı veya bağırsak iltihapları.
Kanserin oluşmasına etken kesin faktör bilinmesede, kolon kanserine yakalanma riskini artıran bazı unsurlar şunlardır;
- Ailede kolon kanseri öyküsü bulunması
- Genetik bozukluklar
- Bağırsak içi hücre tipini bozarak kansere yakalanmaya zemin hazırlayabilecek inflamatuar bağırsak hastalıkları (Ülseratif kolit veya Crohn hastalığı)
- Kadınlarda meme, rahim kanseri öyküsü olması
- Düzensiz ve sağlıksız beslenme
- Bağırsak içinde poliplerin olması
- İleri yaş
- Sigara, alkol gibi zararlı alışkanlıklara sahip olmak.
Cinsiyet faktörü, hastalığın görülme sıklığı açısından etkili görülmemektedir. Yukarıda bahsi geçen risk faktörlerine sahip olduğunu düşünen kişiler kolon kanseri taramalarını erken yaşlardan itibaren düzenli olarak yaptırmaları gerekir.
Kolon Kanseri Belirtileri Nelerdir?
Kolon kanseri belirtileri genellikle kendini dışkılama alışkanlıkları veya dışkıda meydana gelen değişikliklerle kendisini gösterir. Belirtiler tek başına kolorektal kansere işaret etmese de mutlaka doktora başvurmayı gerektirecek unsurlardır.
Bazı önemli kolon kanseri belirtilerini şu şekilde sıralayabiliriz;
- Kabızlık veya ishal gibi bağırsak hareketlerinde meydana gelen değişiklikler
- Dışkı renginde, boyutunda veya biçiminde meydana gelen değişiklikler
- Demir eksikliği sonucu görülen kansızlık
- Karın ağrısı, iştahta azalma veya kilo kayıpları
- Kanlı dışkı veya dışkılama sonrası makattan kan gelmesi
- Bağırsaklar da doluluk hissi, dışkılama da güçlük çekilmesi veya ağrılı şekilde dışkılama
Mevzubahis semptomlar kolon kanserinin en önemli belirtileri arasında görülmektedir. Kolon kanserinin belirti vermeden veya geç belirti vererek seyrettiği durumlarda görülebilmektedir. Bu bağlamda, gerek erken tanı gerekse hastalığın tedavi süreci adına kolon kanseri belirtilerini tanımak büyük önem teşkil eder.
Kolon Kanseri Teşhisi Nasıl Konur?
Kolon kanseri teşhisinde; aile öyküsü, fiziki muayene ve çeşitli görüntüleme yöntemlerinin kullanılması başlıca teşhis yöntemleridir.
Kolorektal kanserlerde teşhisin ilk adımı kolonoskopi, sigmoidoskopi, rektoskopi gibi endoskopik yöntemlerle konur. Kolonoskopi yöntemiyle kanser oluşumunun erken dönemde tespit edilmesi mümkün olabilmektedir. Teşhisin koyulmasının ardından, kanserin değerlendirilmesi ve evresinin belirlenmesi çeşitli görüntüleme yöntemleri ile mümkün olabilmektedir.
Fiziki muayenenin ardından kolon kanseri teşhisi konulabilmesi adına uygulanabilecek teşhis yöntemleri şu şekilde sayılabilir;
- Radyolojik tetkikler; Akciğer filmi, tüm karın bilgisayarlı tomografisi (BT), manyetik rezonans görüntüleme (MR), çift kontrastlı kolon grafisi vb.
- Dışkıda gizli kan incelenmesi
- Endoskopik tetkikler; kolonoskopi, sigmoidoskopi, rektoskopi vb.
- Laboratuvar tetkikleri
Kolon kanseri tanısında, özellikle kişinin aile öyküsünde kanser söz konusu ise 40 yaşından sonra belirli aralıklarla kolonoskopi yaptırılması önemli görülmektedir. İlgili durumlarda genellikle 5 yılda bir kolonoskopi yaptırılması tavsiye edilmektedir.
Kolon Kanseri Evreleri Nelerdir?
Diğer tüm kanser türlerinde olduğu gibi, kolon kanseri içinde hastalığın tedavisinde erken tanı ve kanserin evresinin belirlenmesi büyük önem teşkil etmektedir. Özellikle hasta için en uygun tedavi yönteminin belirlenmesi adına evre tespiti büyük önem teşkil eder.
Kolon kanseri için 4 ana evreden söz edebiliriz;
Evre I: Hastalığın en erken evresi olarak bilinir. Tümör bağırsağın iç ve orta katmanlarında yer tutar. Bağırsak dışındaki organlarda ve lenf düğümlerinde görülmemektedir.
Evre II: Bu evrede kanser hücrelerinin rektum veya bağırsak duvarına yayılmış oldukları gözlenir. Lenf düğümleri ve yakın dokulara sıçrama görülmemektedir.
Evre III: III. Evrede lenf düğümlerine yayılım gözlenmektedir. Vücudun diğer bölgelerinde yayılım gözlenmez. Genellikle bir ile üç lenf nodunun tutulduğu gözlenir.
Evre IV: Hastalığın son evresidir. Karaciğer, akciğer, beyin gibi bağırsak dışındaki vücudun diğer organlarında yayılım görülmektedir.
Kolon Kanseri Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Kolon kanseri tedavisi, kişinin genel sağlık durumu, hastalığın evresi ve derecesi, kişinin yaşı gibi farklı unsurlar göz önüne alınarak planlanır. Bununla birlikte hastalığın tedavisinde çeşitli yöntemler tercih edilebilmektedir.
Cerrahi yöntem ilk akla gelen ve kimi zaman en çok uygulanan yöntem olmakla beraber, kemoterapi ve radyoterapi gibi tedavi yöntemleri de sık tercih edilen tedavi yöntemleri arasındadır. Hastalığın evresinin belirlenmesi, tercih edilecek tedavi yöntemi açısından büyük önem teşkil eder.
Kolorektal kanserlerinin cerrahi tedavilerinde laparoskopi uygulamaları da giderek artmaktadır. Bazı küçük tümörlerin vücuttan çıkartılmaları da lokal eksizyon denilen uygulama ile mümkün olabilmektedir.
Tümörün olduğu kısmın çıkartılması mümkün olduğu durumlar veya kanserin ileri evrelerinde cerrahi yöntem kaçınılmaz olabilmektedir. Hastalığın bağırsaklar dışında vücudun diğer bölgelerine de yayılım gösterdiği durumlarda ise kemoterapi (ilaçla tedavi) uygulanabilmektedir.
Kolon kanserinde, kolonoskopi ile yapılan tetkikler sonucu poliplerin üzerinde erken evre kanser durumu saptanırsa cerrahi yöntem gerekmeden de hasta yakın takibe alınarak tedavi mümkün olabilmektedir.
Kolon Kanserinden Korunlar Yolları
Kolorektal kanserlerden korunmanın en önemli unsurlarından biri gerekli taramaları düzenli biçimde yaptırmaktır.
Bununla birlikte;
- Kırmızı et ve yağ tüketiminde aşırıya kaçmamak, tam tahıllı ve lifli gıdaları tercih etmek, sağlıklı beslenmek,
- Sigara vb. tütün ürünleri, alkol gibi zararlı alışkanlıklardan uzak durmak
- Düzenli spor ve egzersiz yapmak, fazla kilolardan kurtulmak
- Kalsiyum ve D vitaminin yeterli miktarda alınması
- Prekanseröz, kansere yol açabilecek poliplerin tespit edilerek tedavi edilmesi
- Koruyucu cerrahi müdahaleler
Diğer tüm hastalıklarda olduğu gibi kolon kanseri içinde yukarda bahsi geçen korunma yöntemlerinin yaşam tarzı olarak benimsenmesi, uzun vadede hastalıktan korunmanın başlıca yöntemi olarak görülebilir.